Yatırımcı ters köşe yaptı, güvenli liman sarsıldı: ABD tahvilinde satış dalgası

ABD Başkanı Donald Trump’ın 2 Nisan’da duyurduğu ek gümrük vergisi tarifeleri ve Çin ile yaşanan gerilim, ekonomik belirsizlikleri artırdı. Bu süreçte güvenli yatırım araçları arasında gösterilen ABD Hazine tahvillerinde görülen satış dalgası, tahvillerin güvenli liman statüsünü sarstı.

Küresel piyasalarda yankı uyandıran Trump’ın tarifeleri, ABD’nin yaklaşık 29 trilyon dolarlık tahvil piyasasını salladı.

Genellikle belirsizlik dönemlerinde yatırımcılar hisse senetlerini satarak güvenli liman arayışına girerler ve bu liman genellikle ABD Hazine tahvilleridir. Ancak bu sefer tam tersi oldu. Yatırımcılar tahvilleri satarken hisse senetlerinde de bir düşüş yaşandı.

ABD tahvil piyasasının önemli unsurlarından biri olan ABD tahvil piyasasında yaşanan satış dalgası, tahvil fiyatlarını düşürürken getirilerin artmasına sebep oldu.

AA’nın haberine göre analistler, yatırımcıların ABD tahvillerine olan şüphelerini doların zayıflığına bağlıyor. Bazı analistler ise ABD Hazine tahvillerinde yaşanan değişikliklerin bu varlıkların güvenli liman statüsüne kalıcı hasar verdiği düşüncesinde.

ABD dolarının diğer para birimleri karşısındaki değerini ölçmek için kullanılan dolar endeksi de son 5 günde yüzde 2’den fazla düşerek 100,40’ın altına indi.

Geçen hafta Trump’ın duyurduğu karşılıklı tarifelerin ardından ABD’nin tahvil faizlerinde ciddi bir artış oldu.

ABD Hazine tahvillerine talebin azalmasıyla ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi bir haftada 40 baz puan yükseldi.

Haftaya yüzde 4 seviyesinden başlayan ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi, çarşamba günü yüzde 4,51 ile zirveye çıkarak, dün yüzde 4,43 seviyesinden kapandı.

ABD’nin 2 yıllık tahvil faizi haftaya yüzde 3,66 seviyesinden başladı ve çarşamba günü yüzde 4,04’e kadar yükselerek, dün yüzde 3,88 seviyesinden kapandı.

ABD’nin 30 yıllık tahvil faizi ise haftaya yüzde 4,42 seviyesinden başlayıp, çarşamba günü yüzde 5,02 seviyesine yükseldi ve dün yüzde 4,86 seviyesinden kapanış yaptı.

SATIŞLAR NEDEN GERÇEKLEŞTİ?

Analistler, tahvil piyasasında yaşanan gelişmeleri ABD hükümetinin politikalarına karşı bir tepki olarak yorumladı.

Bazı analistler, bu hafta yaşanan tahvil piyasasındaki hareketleri Mart 2020’deki “nakde hücum” krizine benzeterek, o dönemde yaşanan çöküşün Fed’in 1,6 trilyon dolarlık tahvil alım programıyla müdahale etmesini gerektirdiğini belirtti.

ERTELEME KARARI VE ENFLASYONUN SAKİNLEŞTİRİCİ ETKİSİ

ABD Başkanı Trump, çarşamba günü karşılıklı tarifelerin yürürlüğe girmesinden 24 saat sonra Çin hariç diğer ticaret ortakları için ek tarifeleri 90 gün süreyle durdurduğunu açıkladı.

Trump, ticaret, ticaret engelleri, tarifeler, kur manipülasyonu ve parasal olmayan tarifeler gibi konularda çözüm bulmak için 75’ten fazla ülkenin kendileriyle iletişime geçtiğini sosyal medya hesabından duyurdu.

Bu ülkelerin ABD’ye karşı hiçbir misillemede bulunmadığını belirten Trump, diğer ülkeler için ek tarifelerin durdurulmasını onaylarken, Çin’e uyguladığı tarifeyi yüzde 125’e çıkardı.

Tarifelerde 90 günlük erteleme kararı, ABD’nin ticaret politikasının ekonomik etkilerinden endişe duyan yatırımcıları bir miktar rahatlattı.

ABD Başkanı Trump, ek tarifeleri 90 gün durdurmasının ardından yaptığı açıklamada tahvil piyasasını izlediğini belirtti. Trump, “Tahvil piyasası şu anda çok güzel. Ama evet, dün gece insanların biraz rahatsız olduğunu gördüm.” ifadelerini kullandı.

Beyaz Saray Ulusal Ekonomi Konseyi Direktörü Kevin Hassett yaptığı bir röportajda, tahvil piyasasındaki dalgalanmanın Trump’ın tarife kararına aciliyet kazandırdığını dile getirdi.

Gümrük vergileri konusunda gelen tepkiler, Trump’ı geri adım atmaya zorlamadı, ancak piyasadaki aşırı oynaklık birçok gümrük vergisinin ertelenmesine yol açtı.

Ayrıca bu hafta yapılan ihalelerde tahvillere olan talep yatırımcıların endişelerini bir nebze olsun azalttı.

ABD’de enflasyonun yavaşladığına dair veriler de yatırımcıların kısmen sakinleşmesine yardımcı oldu.

PİYASA İÇİN KRİTİK ÖNEM

ABD Hazine tahvilleri, hem ABD’de hem de küresel finansal piyasalarda önemli bir stabilite unsuru olarak kabul ediliyor. Hükümetler, harcamalarını finanse etmek için vergi gelirleri veya tahvil piyasalarından borçlanma yoluyla finansman sağlıyorlar.

Tahvil fiyatları ile faiz oranları ters orantılı hareket eder. Tahvil piyasasında yaşanan satışlar, devletin borçlanma maliyetini artırır. Tahvil faizlerindeki artışlar genellikle ekonomik belirsizliği yansıtır ve yatırımcıları endişelendirir.

Related Posts

TOBB duyurdu: ‘Nefes kredisi’ yeniden başlıyor

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu yeni kredilerini duyurdu.

İflaslar patladı: Şirketler bir bir kapanıyor

2024 Küresel İflas Raporu, dünyada şirket iflaslarının alarm verici seviyelere ulaştığını gösterdi. Türkiye, iflas artışında ilk sıralarda yer aldı. Konkordato başvuruları patladı, sanayide çöküş sinyalleri geldi.

Bakan Bayraktar: Mısır ile enerji alanında iş birliklerini artırmak istiyoruz

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye-Mısır ilişkilerine ilişkin, “Yenilenebilir enerji yatırımlarının yanı sıra LNG ticareti, hidrokarbon arama, enerji altyapıları ve nükleer enerji gibi alanlarda iş birliğimizi genişletmek istiyoruz” dedi.

İran-İsrail gerilimi BAE ekonomisini çarptı

Birleşik Arap Emirlikleri’nde faaliyet gösteren şirketler, İran-İsrail geriliminin etkisiyle Haziran ayında yeni siparişlerde sert bir düşüş yaşadı. S&P Global verilerine göre, yeni siparişler Eylül 2021’den bu yana en düşük seviyeye indi …

Akaryakıt, sigara ve içkiye yapılacak ÖTV zammı belli oldu

Akaryakıt, sigara ve içkiye yapılacak ÖTV zammı belli oldu

AKP’li vekil Halkbank’a sattığı AVM’yi yarı fiyatına geri aldı

AKP’li vekil Halkbank’a sattığı AVM’yi yarı fiyatına geri aldı